İBB Kültür AŞ tarafından işletilen Miniatürk, ziyaretçilerine tarih ve kültürün enfes harmonisini yaşatmaya devam ediyor. Zaman içinde maket eser sayısını artıran Miniatürk, Antik Çağdan Roma’ya ve Bizans’a, Selçuklu’dan Osmanlı’ya değin, bu topraklarda hüküm sürmüş ve iz bırakmış her medeniyetin kültürlerini yansıtan zengin mimari mirası bir araya getiriyor. Ziyaretçilerine kültürler arası bir yolculuk yaşatan birbirinden farklı mimari zenginlikleri tek mekânda yakından görme fırsatı sunan Miniatürk, Rumeli Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği öncülüğünde 2 Mart’ta gerçekleşen açılış töreniyle K.Makedonya Kalkandelen ilinde bulunan Osmanlı-Türk eseri olan ‘’ALACA CAMİİ’’ maketini İstanbullularla buluşturdu.
Açılış konuşmasını Rumeli Balkan Dernekleri Federasyon Başkan Vekili ve Rumeli Balkan Stratejik Araştırmalar Dernek Başkanı Süheyl Çobanoğlu yaptığı törene RUBASAM Makedonya Sorumlusu ve Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Hoşben, Kalkandelenliler Derneği Başkanı Sadettin Tanselli, Makedonya Cumhuriyeti Başkonsolosu İdris Fazılovski ve çok sayıda STK temsilcisi katıldı. Törende Makedonya Parlamentosu Türk milletvekili Enes İbrahim de konuşma yaparken Hatullah Vardar’ın dernek başkanı olduğu ve öğretmenliğini yaptığı Vardar’ın Üzerinde Halk Dansları Ekibi gösteri yaptılar. Ayrıca Doç.Dr. Nevval Konuk Halaçoğlu eserin tarihi hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Protokol konuşmacıları dışında, Rumeli Balkan Kadınları Derneği Başkanı Hale Güloğlu, Tüm Balkanlar Dernek Başkanı Fadıl Kuş, Kosovalılar Dernek Başkanı Mustafa Rıdvan, Avrasya Türk Dernekleri Federasyonu Baskanı İsmail Cengiz, Hür Düşünce Hareketi Başkanı Süleyman Aksoy ve yönetim kurulu üyesi Filiz Caca, Zeytinburnu Tüm Rumeli Dernekleri Başkanı Mehmet Ali Vatansever, Tek Rumeli TV Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Atilla Baykal ve Emekli Başkonsolos Beyza Üntuna da törene katılanlar arasındaydı.
Alaca(Paşa) Caminin, inşa tarihi konusunda farklı görüşler bulunmaktadır; 1495 veya 1675 yılı inşa tarihi olarak belirtilmektedir. Cami, iç ölçülere göre kare planlı ve kubbelidir. Duvar resimleri, geleneksel Türk duvar resimlerinden farklıdır. Caminin dört cephesi ve iç mekanları, fresco-seco tekniğiyle süslenmiştir. Harimde peygamber isimleri yer almaktadır. Kubbe yüzeyinde yapı ve natürmort tasvirleri bulunmaktadır. Kitabede Abdurrahman Paşa’nın 1833-34’te onarımdan sorumlu olduğu belirtilmektedir. Yapılan bu onarımla cami bugünkü eşsiz şekline kavuşmuştur.
Batı XVII. Yüzyılda mimarî de, resimde, heykelde ilk önce İtalya barok sanatının daha sonrada Fransa Rokokosu sanatının etkisi ile Rönesans’tan sonra yeni akımları denemeye başlamıştır. Osmanlıda bu dönemde mimarîde barok sanatının etkileri görülse de en önemli değişikliği duvar resim sanatında görülür. Önce sivil mimarî sonra da dinî mimarî rokoko sanatının etkisi altında kalmış, yükselme döneminin minyatür sanatı terk edilerek üç boyutlu resim sanatı tercih edilmiştir. Dinî mimarî de kullanılan bu rokoko sanatı dinî inançların ve toplumsal değer yargılarının süzgecinden geçerek yeni bir stil ortaya çıkarılmış ve böylelikle Osmanlı Rokokosu doğmuştur. Bu yeni sanat akımı Anadolu ve Balkanlarda da kendini göstermiş olup, Makedonya Kalkandelen Alaca Camii dış ve iç duvar süslemeleriyle, süsleme çeşitliliğiyle, renk cümbüşüyle ve adeta tüm duvarlarının tamamıyla renklerle bezemesiyle türünün en önemli örneklerinden birisi olmuştur. Alaca Cami günümüze kadar her daim mimarî yapısından ziyade süslemeleriyle ön plana çıkmış ve bu özelliği ile UNESCO tarafından dünya kültür mirası listesine alınmıştır.
English