1300 metre yükseklikte, dağ gövdesi içine inşa edilmiş gizli bir tapınaktır. Meryem Ana Manastırı adıyla da bilinir. İlk yapı, efsaneye göre 385 yılında Atina’dan gelen iki keşiş tarafından kurulmuştur. Manastırdaki kilise yaklaşık 400 metrekare büyüklüğünde, mağaranın içine oyulmuş bir yapıdır. Kale görünümündeki manastır, vadiye 100 basamaklı dik ve dar bir merdivenle bağlıdır.
Amasya’da Yeşilırmak kıyısındaki evler 19. yüzyıl sonu, 20. yüzyıl başında inşa edilmiştir. Evlerin önemli bir özelliği, Anadolu’nun ilk prefabrik konutları olmalarıdır. Öyle ki, bir günde yerine monte edilmiş olanları vardır. Amasya evleri, Anadolu sivil Türk mimarisinin güzel örneklerindendir.
Ankara’da bulunan eserin inşası 1944-1953 yılları arasında, 4 aşamalı olarak 9 yılda tamamlanmıştır. Kurtuluş Savaşı’nın başkumandanı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e, Türk milletinin şükran duygularını ifade etmek için inşa edilmiştir. 262 metre uzunluğundaki Aslanlı Yolu, Mozolesi ve Zafer Meydanı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli ve anlamlı yapısıdır.
Edirne’deki en görkemli Osmanlı yapısı olan Selimiye Camii, II. Selim adına yaptırılmıştır. Mimar Sinan’ın ustalık dönemi eseri olarak bilinir. 1568-1575 yılları arasında inşa edilen caminin üçer şerefeli ve her bir şerefesine ayrı merdivenlerle çıkılan 71 metre yüksekliğinde dört minaresi vardır.
MS 2. yüzyılda Antalya’da inşa edilen tiyatro, Serik’in 6 kilometre doğusunda bulunan Aspendos Antik Kenti’nin en önemli yapısıdır. İmparator Antoninus Pius döneminde yapılmıştır. 15.000 seyirci kapasiteli Aspendos, Anadolu’da İlkçağdan günümüze sağlam ulaşabilen dört tiyatrodan biridir.
1229 yılında inşa edilen eser, Sivas ilimizdedir. Mengüçoğlu Sultanı Ahmed Şah tarafından yaptırılan eserin mimarı Ahlatlı Hürremşah’tır. Özellikle oymalı geometrik ve çiçek motifli taç kapısıyla Anadolu’daki en önemli eserler arasında yer almaktadır.
MÖ 197-159 yılları arasında İzmir’in Bergama ilçesindeki antik Pergamon kentinde inşa edilmiştir. Sütunları iyon düzenindeki eser, Helenistik dönem heykel sanatının ve Bergama heykelcilik okulunun en görkemli kabartma örneklerini taşır. Berlin’de sergilendiği müze, Pergamon Müzesi adıyla anılmaktadır.
İzmir, Selçuk’tadır. Roma döneminde MS 115-117 yılları arasında yapılmıştır. Rulolar halindeki el yazmaları, galerilerden oluşan üst katlardaki dolap nişlerinde saklanmıştır. 3. yüzyılda bölgeyi sarsan depremler sırasında okuma salonu yanarak tahrip olan kitaplığın ön yüzü, daha sonra eski basamakların üstüne su havuzu yapılmasıyla bir çeşmenin görkemli arka duvarı haline getirilmiştir.
Hattuşa; Sfenksli Kapı, Yazılıkaya Tapınağı ve Hitit Surları olarak üçe ayrılır. Sfenksli Kapı, kalker temel üzerine andezit bloklarla inşa edilmiştir. Genişliği 10 metredir. Kaide üzerinde duran boğa ise göklerin Fırtına Tanrısı’nı temsil etmektedir. Hitit Surları, MÖ 14. yüzyılda Hitit İmparatorluğu döneminde yapılmıştır. Hititliler bu surlar sayesinde uzun süre varlıklarını sürdürmüştür.
Sivas’ın sembolü haline gelen Gök Medrese, Selçuklu Başveziri Sahip Ata tarafından 1271 yılında Mimar Kaluytan’a yaptırılmıştır. Çifte minareli taç kapısı ve kapının üzerindeki süslemeler, yapının en görkemli bölümüdür. Süslemelerde 12 tür hayvan başı, yıldız ve hayat ağacı motifleri yer alır. 1934-1967 yılları arasında müze olarak kullanılmıştır.
1382 yılında inşa edilen eser Karaman’dadır. Osmanlılardan sonra en kudretli ve devamlı Türk beyliği olan Karamanoğulları’ndan günümüze kalan pek çok eserden biridir. Mimarı Numan bin Hoca Ahmed’dir. Nefise Sultan Medresesi adıyla da bilinir. Kesme taştan, dikdörtgen planlı yapı, beyaz mermer portalıyla ünlüdür.
1251 yılında Selçuklu Veziri Karatay tarafından yaptırılan eser, Konya’dadır. Gök rengi ve beyaz mermerden yazı ve desenlerle süslü kapısı, Selçuklu taş işçiliğinin şaheserlerindendir. Bina, 1955 yılından bu yana Çini Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.